Sevginin Gerçek Kaynağı (Anneme)
Size sesleniyorum; Ey! eli kalem tutan şairler
Hepiniz her an aynı moddasınız bre gafiller
Hep aynı lakırdı 0ndan sonra yıkıldım
Terk etti yarim, dünyadan sıkıldım…
Hayatınızın tek odağı bir yitik sevgili mi ?
Bir kıçı kırık bünyede bu kadar etkili mi ?
Kaçınız son zamanda durup şöyle bir baktı ardına
Bunca yaşanmış yılın ve hamasi bir sevginin hatrına
Karşılıksız sevgiyi size kim öğretti bir düşünün
Bedeli ödenirmiydi her daim o sımsıcak gülüşün
Evet ya işte nihayet vurdu o büyük günü takvim
Mayıs ayının ikinci Pazarı varmı acep biraz vaktin
Oysa ki sensiz geçmiyor tek bir ânımız,
Her düştüğümüzde, her yanışında canımız
Tek kelime döküldü ağzımızdan anam! dedik
Fakat verdiğin sermayeyi sorumsuzca yedik
Bir gün içinde olsa aklımıza geldiğini bile bile
Arsızca çıktığımızda karşına bir kutu şeker ile
Esirgemedin yine sevgini açtın güzel kolların
Her santimine gül dökeyim senin geçtiğin yolların
Sen yine de beni mazur gör güzel anam
Bir gün de olsa sayende kendimi cennette sanam…
Sitemizin asker yolu bekleyen biricik üyesi Mavigozluk007 (Beyza) kızımız yarın İso'sunun yemin törenine Antalya'ya gidiyor. Yakın şafak doğan güneş. Bir kaç gün rahat edeceğim vesselam :))) Hayırlı yolculuk, hayırlı tezkereler, Allah kavuştursun Beyza. Bu şiirde benden ikinize armağan olsun :)) (Belki ben yazmadım ama idare ediverin gari ) ::))
Bir Gün Şafak Sökecek
Şimdi yolumuzun üstünde sayısız fırtınalar var Zamana tutunacak sevdalımı arıyorum Arzu kesilecek, şahlanan arzularımla yarışacak Gönlüme taht kuracak sevdalımı arıyorum Bir gün özlediğimiz şafak sökecek Melek ve Şehzade, Kafdağı’ndan dönecek Sevdamız yazılacak çiçek çiçek Şiirimi şiiriyle karşılayacak sevdalımı arıyorum Ölümüne sevdalıyım ben sana, ölümüne Kavalıyla derdini döken çobanım dağlar başında Gözlerim odaklanmış sevda izi düşmüş gözlerine Alın yazım, kader çizgim sevdalımı arıyorum Umutluyum… Umut yüreğimin gül bahçesi Çılgın bülbül ve çoban şiirlerle yarışıyor Biriciğim, nur tanem, hayatımın özeti Göçmen kuşlardaki merhabam sevdalımı arıyorum Şimdi ikimizin de gözleri ümide boyalı Sevgi ateşleri damar damar kanımızda Hasret denizinin suları tükendi tükenecek Mor dağları aşacak sevdalımı arıyorum
Nenemin Pabuçları…….
Evveli böyle değildi derdi nenem
Bizim seçim hakkımız yoktu
Bubam he dedimi iş biterdi
Ta ki dernek kurulduğunda görürdük
Beyaz atlı prensimizi, pabucundan başlayarak…
Oysa ki şimdi öylemi ???
Çıkacaksın bakacaksın göreceksin
Üstüne birde imtihana gireceksin
Ha elbet vakitte geçecek üstünden
Ya tamam olur bu iş deyip ispat edecekler rüştünü
Yada meydanın orta yerine dikiverecekler büstünü
Oysa ki sen öylemiydin sen farklıydın
Her söylediğin sözde ayrı haklıydın
Kalbimin en derinlerinde saklıydın
Ama hiç sebepsiz yıktın gittin
Ve şimdi yoksun…. Neden ???
Ah be nenem sakın dediydim deyiverme bana
Yine anlat eski günleri bari 0nunla avunayım
Her farklı dediğimde salladın ya iki başını yana
Sen dediydinde ben dinlemediydim ya hani nenem
Al işte olan oldu ;
Yine ters giydirdiler pabuçlarımı….
Murat Başaran (13.03.2009 İzmir)
Döndüm Hayat Kork Benden…
Ey ‘hayat’ işte geldim tam orta yerindeyim
Ne burdan dönmek var geriye nede durmak .
Ne senin kölen olmak var artık nede yılmak
Yakıyordun her gün beni ama şimdi serindeyim.
Onca yıl seni büyüttüm gözümde
Gün oldu test ettin gün oldu es geçtin
Aslında es geçtiğin anlarda bile uzaktan seyrettin
Her tökezlediğimde biraz daha yüklendin
Bir kedinin fareyle oynaması gibi sinsice ….
Amma nihayet o gün geldi hayat bak karşındayım dimdik
Yediğim tüm kazıkların hesabını keseceğim sana
Bugün rolleri değiştik, artık sıra bende sus ve dinle !!
Bırak artık yakamı yeter yediğim çelme ….
Yıllar geçti, mevsim döndü,
Müjde; bahar geldi artık !!!
Sönmüş bir volkan uyanıyor yeniden,
Döndüm hayat kork benden !!!
(Murat Başaran – 06.04.2009 İzmir)
Bak Azizim...Arada romantizme bağlamak lazım..Çiçek,Böcek Papatya..bunlar bizi bozmamalı:)))))
Murat :))) Çiçek böcek tamamda romantizm ne olaki kardeş ben pek çıkaramadım :)))
Geçen gün Sumru Ablamın günlüğüne yazmıştım. O ruh halimin bir benzerini gördüm sende sevgili Murat :) Nihat Behram şiirini ÖMRÜM SENDEN ÖZÜR DİLİYORUM diye bitirmiş. Yıllarca bu dizenin anlamında boğdum kendimi.. Ne güzel, ne anlamlı dize dedim durdum.. Ama birden ömrümün de benden özür dilemesi gerektiğini fark ettim o günlükte.. Aslında bu bilince varmak bile bir ayağa kalkıştır, hesap sorulacağına işarettir. Bak sen ne güzel yazmışsın.. Ay dur, aklıma gelmişken ben de gidip bi koşu tartışıp geleyim şununla :) Kim kazandı haber veririm :)
Murat ::)) Bundan kelli kaybetmek yok inadına mücadeleye devam :)) Hata yapmak biz fanilere mahsus ancak aslolan yapılan hatadan ders çıkarıp tekrar etmemek olsa gerek. Ne diyeyim gazamız mübarek olsun :)))
ÖLDÜK ÖLDÜK DİRİLDİK !!!!
DOĞUM GÜNÜN KUTLU OLSUN NİCE MUTLU YILLARA ::)))
AMA KISKANMA EN SEVDİĞİM MERCAN YUKARIDA ::)))
Doğumgünün kutulu olsun Mercan, sana bu balık şapkasını hediye ediyorum. Kafana geçir, işe giderken üşümezsin.:))
Murat :))) Mercan kıymetini bil ablam herkeslere hediye vermez bilesin :))))
HATUN MİLLETİYLE UĞRAŞIRSAN SONUN BÖYLE OLUR DEMEDİ DEME :)))
Doğum kontrolü diye bişey var ama di mi...???Emrah sen 0nbasana inanma kendisi bekar kaldı(laf aramızda evde kaldığı )için her fırsaatta bööle çamur atıyor..sen 0na bakma kur yuvanı:))))
Murat ::))) Bırak yuvayı şimdi yahu biz Emrahla bu yaz Antalya'da toplu konut projesi başlatıcaz :)))
Çok güzell bayıldımmm
Murat ::))) Ayılıp bayılma bakem sen Te-co'ya lazımsın :)))
Sevgili Ginger2004 hanıma armağanım olup, armağanımın bir kıyısına yaralarımı depreştirdiği için sitemlerimi de ayrıyetten ilave eder, saygılarımı sunarım :)))
La Fa Si Bemol
SEVGİLİLER DÜNÜ
Aldım yine kağıt kalemi elime , koydum önüme
Oysaki yok yazmayacağım demiştim bir daha...
Ama sanki bir fark var bu seferinde
Bu kez önümdeki kağıt her zamankinden daha temiz...
Bakıyorum kağıda öylesine, yine aynı şey
Kalem kağıdın üstünde elimde vefalı yarim cigaram
Tam bu kez olmuyor deyip pes edeceğim
Kalem artık yakışmıyor elime diyeceğim
Külü düştü yine cigaramın...
O an eski sevgililer geldi aklıma
Hani her seferinde sırtımdan vuran,
Ve her seferinde yenisine tövbelendiğim
Bir daha asla diyerek her seferinde
Beni günaha sokanlar...
Her sevgililer gününde şükrümü daim kılanlar...
Dudaklarımda bir tebessüm,
İçimden bir nefes daha çekmek geldi cigaramdan
Hani keyif anlarındaki o ciğerleri sonuna kadar dumana boğan,
Ve insanın başını döndürücesine dolu dolu bir nefes,
Baktım tablaya, cigaram üzerinden eti alınmış balık gibi, tek dal kılçık kalmış.
Yine zarar verdiniz zalimler boşa gitti yirmidört kuruş...
O vakit anladım kağıt neden bu kadar temiz
Eski sevgililer bitmişler birer birer , ah o vefasızlar,
Topunun ederini toplasan dört lira seksen kuruş...
Demekki vakti gelmiş yine tövbe bozmanın
Hayata yeni bir sayfa daha açmanın....
Ama bu kez her birinden alınan tecrube kılavuzum olacak,
Aklıma gelirmiydi bir gün bu sebeple size teşekkür edeceğim,
Bu kalbe açtığınız yaralarla akan kanları,
Yaremi tecrubenizle sarıp, kendime ilaç edeceğim....
O sebeple şimdi size sesleniyorum eski sevdalar,
Bu akşamda sayenizde belki ziyan ettik bir beyaz kağıdı amma,
Yine siz buldunuz derdimin ilacını. Belki dünde kaldınız amma,
Varolun her daim aklımın kıyısında.Bu devanın hatrına size son sözüm,
'Sevgililer Dününüz Kutlu Olsun'....
Osman Murat BAŞARAN (14.02.2009 - İzmir)
İşin sevgili kısmını geçip direkt cigara kısmına gelmek istiyorum.Yahu nasıl bir cigaradır bu,3 gündür içemeyişime rağmen aklıma bile gelmemişken senin sizelerden sonra aklıma gelen..Amma velakin sökülesice ciğerlerim izin vermiyor bu ara bir fırta bile..:)) İyi geceler efendim..:)
Murat :))) Bıraksana evlatcayizim sen sigarayı , laftan anlamaz abisinden utanmaz:))) Al geçen seneki şiirimide yine sana ve tüm 0N DÖRT ŞUBAT ZEDELERE armağan edeyim::))
YALNIZ GECENİN SABAHI.....GECE SOĞUK SESSİZ VE DURGUNSABAHI BEKLEYEN BENSE YORGUN TAKADİ BİTMİŞ DÜNYADAN ÜMİDİN KESMİŞ MEĞER SABAHI SADECE YALNIZLAR BEKLERMİŞUYUMAK İSTESEM BİLİYORUM YİNE KABUS GÖRECEĞİMAYAKTA DURMAK İSTEMİYORUM ARTIK DÜŞTÜM DÜŞECEĞİM SARMAKTA İSTEMİYORUM ARTIK YARALARIMI KANASIN İSTİYORUM AKITSIN KÖTÜ ANILARIMIBELKİ DEDİM AZICIK YÜREKLENDİM HEYACAN İÇİNDEAMA DEĞİLMİŞ SÖYLEMESEDE HİSSEDİLİYOR BİR BİÇİMDE VUSLAT KALDI YİNE BAŞKA GECELERİN SABAHINA AKŞAMI ETTİK YA SABAHA NE KALDI, DAYANACAM İNADINA !!!!
Murat Başaran 15.02.2008 - İZMİR
Satır satır, mısra mısra ,
Kafiye kaygısı da neymişki , içimdeki boşluğun yanında…
Elim kağıt kaleme gidiyor amma;
Aslında ne ben 0na nede o bana söz geçirebiliyoruz,
Hülasa….. Ben hiç şiir yazmak,
Abiciğim şu kafiyeleri gördükçe var ya;yarım,tam,zengin kafiye diye ayırasım üstüne rediflerini bulasım geliyor..Ben 0n dört şubat zede değil zade de olsam sanırım bugünün anlam ve önemini anlayamayacağım.:))) Cigara konusuna gelince ;küçükler büyüklerini örnek alır,önden büyükleri alalım sonra biz icabet edelim değil mi ama..:)))
'Sevgililer Dününüz Kutlu Olsun'....Çok şeyler anlatan bir dörtlük,tüm gidenlerin dünü senin bugünün kutlu olsun Murat kardeş:)
Murat :)) Merak ettim acep kaç darbe yeter gerçek aşkı bulmaya diye düşündüm. Cevap şu oldu; akılsız başın cezasını yürekler çeker, darbe yediysen katiyetle senin suçun birde de olabilirdi nefsine bas yeter ::)))
AYRI GAYRI
Gittiğin Günden Aklımda Kalanlar
Öyle baktım ardından, Önce bir adım attın sonra bir daha, Bir daha, bir daha ve sıklaştı adımlar, Giderek uzaklaştın, küçüldün, küçüldün Ben; öyle baktım ardından... İlk adımın titrekti, ikincisi daha istekli, Diğerleri kaçma azmiyle daha kuvvetli, Sen gidiyordun ve ben öylece duruyordum, Ne bir adım attım sana doğru nede çevirdim bakışlarımı Sadece öyle baktım ardından... Aslında başka yöne gitmek en azından bakmak istedim Belki o an en çok istediğim şey buydu ama yapamadım. Neydi beni bu kadar güçsüz ve donuk kılan ? Düşündüm iki dakika öncesini anımsamak için yordum kendimi, Ta ki senin köşeyi döndüğün ana kadar hiç kıpırdamadan, Hiç bir şey anımsayamadan durdum. Sadece öyle baktım ardından...... Sen kayboldun, ılık bir rüzgar esti, Bir kaç damla yağmur düştü yüzüme. Sanki; Donmuş gözlerimin altında bir kaç damla yaş gibi, O an irkildim hemen sildim o yaşları. Neden mi ? Çünkü bu kez hatırladım hemde kendimi hiç yormadan. Evet o sendin... Bense sadece kurban ! .... Hayatıma girmen üç yıl sürmüştü Seni silmemse sadece üç dakika... Anladım ki o an donuşum yalnız o üç yılın hatrına Ve sadece bir saygı duruşuymuş.... Sen gittin , ben öyle baktım ardından, Kaldırdım başımı göğe şükrettim ve sığındım İşte o an düştün gönül tahtımdan, Ve nihayet sildim seni aklımdan..... (24.01.2009, İzmir) Murat Başaran
Satır satır, mısra mısra , Kafiye kaygısı da neymişki , içimdeki boşluğun yanında... Elim kağıt kaleme gidiyor amma; Aslında ne ben 0na nede o bana söz geçirebiliyoruz, Hülasa..... Ben şiir yazmak, İstemiyorum ki !!!
Hernekadar sizin gruptan (darbeyemişler ) arkadaşların kürsü, günlük ve soru bölümüne yazmıyacağım desem de bu harika şiir karşısında tebriklerimi iletmek istedim.Şiirin akışı, yazı dili ve bunları bütünleştirip ahengi yaşatma yeteneği herkese nasip olmaz.
Paylaşımınız için Teşekkürler.
Şiirinize uygun bir şiir biliyordum ancak şuan şairini hatırlayamadığım için bulamıyorum.Bulursam şiirinizle o şiire cevap gibi olan dizelerinizi görebilirsiniz.Tekrar teşekkürler.Saygılarımla.
:)) Bende karar verdim siz kesinlikle uslanmayacaksınız , bu da sizin farkınız :)) Sayışıp, sayışmamamız önemli değil.Bence siz saygıyı layığı ile hakedenlerdensiniz.Sırf bu yüzden birkez daha SAYGILARIMLA...
Murat :)) Farkı farketmek her faniye nasip olmaz diyerek 'sanatçı ukalalığı' sınırlarımı zorlayasım geldi :))) Sırf bu yüzden bir kez daha teşekkürler ::))
Hayatı Iskalama Lüksün Yok Senin... Bir aşk için yapabileceğin her şeyi yaptığına inanıyorsan ve buna rağmen hala yalnızsan için rahat olsun. Giden zaten gitmeyi kafasına koymuştur ve yaptıkların 0nun dudağında hafif bir gülümseme yaratmaktan başka hiçbir işe yaramayacaktır. Sen kendini paralarken o her zaman bahaneler bulmaya hazırdır. Hani ağzınla kuş tutsan,´Bu kuşun kanadı neden beyaz değil?´ diye bir soruyla bile karşılaşabilirsin. İki ucu keskin bıçaktır bu işin. Yaptıklarınla değil yapmadıklarınla yargılanırsın her zaman. Bu mahkemede hafifletici sebepler yoktur. İyi halin cezanda indirim sağlamaz. Sen,´Ama senin için şunu yaptım´ derken o,´Şunu yapmadın´ diye cevap verecektir. Ve ne söylesen karşılığında mutlaka hiç getirmediğin bir iddiayla karşılaşacaksındır. Üzülme, sen aşkı yaşaması gerektiği gibi yaşadın. Özledin, içtin, ağladın, güldün, şarkılar söyledin, düşündün, şiirler yazdın. ´Peki, o ne yaptı?´ deme. Herkes kendinden sorumludur aşkta. Sen aşkını doya doya yaşarken o kendine engeller koyuyorsa bu 0nun sorunu. Bir insan eksik yaşıyorsa ve bu eksikliği bildiği halde tamamlamak için uğraşmıyorsa sen ne yapabilirsin ki 0nun için? Senin hayatı ıskalama lüksün yok. 0nun varsa bırak o lüksü sonuna kadar yaşasın. Her zamanki gibi yaşayacaksın sen.´Acılara tutunarak´ yaşamayı öğreneli çok oldu. Hem ne olmuş yani, yalnızlık o kadar da kötü bir şey değil. Sen mutluluğu hiçbir zaman bir tek kişiye bağlamadın ki... Epeydir eline almadığın kitaplar seni bekliyor. Kitap okurken de mutlu oluyorsun unuttun mu? Kentin hiç girmediğin sokaklarında gezip yeni yaşamlara tanık olmak da keyif verecek sana. Yine içeceksin rakını balığın yanında. Üstelik dilediğin kadar sarhoş olma özgürlüğü de cabası.... Sen yüreğinin sesini dinleyenlerdensin ve biliyorsun ki aslolan YÜREKTİR. Yürek sesini bilmeyenler, ya da bilip de duymayanlar acıtsa da içini unutma; yaşadığın sürece o yürek var olacak seninle birlikte. Sen yeter ki koru yüreğini ve yüreğinde taşıdığın sevda duygusunu. Elbet bitecek güneşe hasret günler.Ve o zaman kutuplarda yetişen cılız ve minik bitkiler değil,güneşin çiçekleri dolduracak yüreğini....
Nazım Hikmet Ran (Murathan Mungan değil, en önemlisi şiir değilmiş ) :))
İlahiiiiiii:)))))))))))))))))..Güldürdünüz beni....Çok teşekkür ederim....Şiirsel yanıtınıza tabiii...:)))))))))))
Murat :))) Eylemlerim sürecek ::)) Kimbilir bakarsınız bir gün sizde bir şiir karalayıverirsiniz. Bizde zevkle okuruz tabi bir şartım var sizin OLDUĞU GİBİ ::)))
G örmeden evvel içimdeki cevheri,
İ nan varmazdı elim yazmaya,
N e zaman anladım kelimelerin marifetini,
G em vuramıyorum artık parmaklarıma,
E n güzeli de hani o bitirme hazzı varya,
R ahatlık hissi veriyor bastırılmış duygularıma :)))
Korku dağlarının yürekçisi,
Ölüm denizlerinin kürekçisi;
Öyle suskun oturuyor şişesinin başında,
İçtiginin hem hırsızı, hem bekçisi,
Onu kırmış olmalı yaşamında birisi.
Dinledikce susması, düşündükçe susması..
Tek başına iki kişi olmuş kendisiyle gölgesi,
Heykelini yontuyor yalnızlığın ustası.
ÖZDEMİR ASAF >>
Sanatçı olmak böyle birşey Murat Bey :)Şu sözlerin güzelliğine bakarmısınız ? Yani sizde doğru yoldasınız .Güzel şiirlerinizin devamını bekleyenlerdenim ... Yüreğinizdeki duygu seli hiç azalmasın hep coşsun.Saygılarımla.
Murat :)) Özdemir üstad dan yaptığınız paylaşım için teşekkürler 'sanal arkadaşım' ::))) Bu arada 'sanatçı olunmaz doğulur' diyerek, sanatçı ukalalığı konusunda nirvanaya ulaşayım ::)))
Dalgalandım da duruldum gayrı,
Yok bir dileğim mevlamdan gayrı
Olmaz hakkın adın zikredenin,
Taht-ı gönlünde O'ndan gayrı .....
O.M.B. (31.01.2009-İzmir)
Türk Hava Yolları'nın tarifeli seferiyle saat 11.40'ta İstanbul-New York seferini yapacak olan uçağa Amerikalı bir yolcu rötar yaptırdı. TK 001 sefer sayılı uçağın rötar yapmasının nedeni ise oldukça ilginçti.
Uçağın kalkışına dakikalar kala hostesi çağıran Daniel Sussman Pincus isimli ABD'li yolcu inmek istedi. Uçaktan inmek isteyen ABD'li yolcunun "Bu Arap tipli ve kıyafetli yolcularla ben uçmak istemiyorum.
Beni uçaktan indirin" dediği iddia edildi. Alman asıllı ABD vatandaşı Daniel Sussman Pincus uçağa bindikten sonra yolcuların tipini beğenmediği için uçaktan inmek istedi. Hostese inmek istediğini bildiren Daniel Sussman Pincus'ın isteği Kaptan pilota bildirildi. Uçaktan bir görevliyle indirilen Daniel Sussman Pincus, daha sonra uçaktan Dış Hatlar pasaport kısmına götürüldü.
Burada yapılan işlemlerin ardından Daniel Sussman Pincus, Türkiye'ye giriş yaparken uçakta iki saat gecikmeli olarak 13.40'ta kalktı. Uçağın kalkışından önce uluslar arası havacılık kuralları gereği yolcular uçaktan tamamen boşaltıldı. Uçak ve 247 yolcu bu esnada polis tarafından tekrar arandı.
Akşam saatlerinde Atatürk Havalimanı’na tekrar bilet almaya gelen Pincus bilet işlemi yaptığı sırada görüntülenebildi. Biletini aldıktan sonra kameraları karşısında bulunan Pincus sorulara cevap vermek istemeyerek yüzünü kapattı. Pincus daha sonra THY’nin tarifeli seferiyle Londra’ya uçmak için kontuara gitti.Picus’un çantasında ise “Müslim Leaders of tomorrow" (Yarının müslüman liderleri) yazısı dikkat çekti..
Sayın ombasaran, ayrık otu olacağım ama bence duygularını ortaya koymu...haaa doğru mu ya da yanlış mı?...tartışılır....ama bende aynı şekilde davranırım...bir uçak seyahatimde bazı şeyleri bende yaşamıştım.. seyahatimin resmi bir özelliği vardı, sessiz kalmıştım....ama defalarca pişman oldum.....yazıyı okuyuncada hemen aklıma geldi....(genelde tepkilerimi anında gösterenimdir).....ve bir kere daha pişman oldum.....veeeeeeeeee adam uçaktan inmiş...bence doğru yapmış:))).
O bir Amerikan vatandaşı Murat.:)))) Hep öyle derler ya, ben farklıyım, ayrıcalıklıyım gibi.
Patavatsız bir insan kabul edilsemde ,her zaman doğru düşündüklerinizi ifade edemediğiniz durumlar olabiliyor..kendimden bir anımdan bahsettim...orda doğru olan " ben iniyorum" demekti..diyemedim...ve seyahat tahminlerimi doğruladı...demekki neymiş: her zaman doğru olanı yapamıyormuşuz:)))))....Amerikalının davranışında önemsediğim nokta.... " ben ineceğim" demiş olması.....haaa bahsettiklerinizden ya da kendine göre doğrular(duygular her zaman dışa vurulmuyordan hareketle).....çünküüüü neyi düşünürse düşünsün kendi yapabileceğini ortaya koyması.....bu önemlidir....."ben ineceğim" bitti. ve inmiş...bence güzel bir davranış.....haaa neden şöyle düşünmüş ya da böyleee düşünmüş.......tartışmaya koysaydı tartışırdık......kendi gibi davranan insanları takdir etmişimdir veeee saygılı oldukları sürece......kendi yapamadığımı başka birinde görünce açıkcası bravoooooo dedim...hepsi bu:))))))))))))...baktığım nokta sistem, detaylar değil:)))))..teşekkürler:)))